NE YAPTIĞINI SÖYLEYELİM.NE YAPMASI GEREKTİĞİNİ SÖYLEYELİM.Mükemmelliği Sağlayan Öğretmenler ve Aileler Nasıl Olur? 1970’li yıllarda California Los Angeles Üniversitesi profesörlerinden Ron Gallimore ve Roland Tharp, insanları mükemmelliğe ulaştıran öğretmenleri araştırmak için bir araştırma yapıyor. Bu amaç için California Los Angeles Üniversitesinde 88 defa üst üste maç kazanan ve 9 defa üst üste şampiyon olan basketbol takımının koçu John Wooden’u incelemeye karar veriyor. İki araştırmacı iki yıl Wooden’u takip ediyor. Her idmanı izliyor ve kayıt ediyor. Oyuncular ve Wooden ile saatler süren röportaj yapıyor. Ortaya inanılmaz büyüklükte bir veri çıkıyor. Veri Analizi Wooden tam 2326 tane öğretmenlik ile ilgili davranışta bulunmuş. Bu davranışları 3 kategoriye ayırıyorlar: “övgü davranışları”, “eleştiri davranışları” ve “Bilgilendirici (Yapılandırıcı) Geri Bildirim Davranışları”. Sizce bu davranışların yüzdeleri nedir? Eğitimcilere sordum, tahminleri % 80 övgü olduğu yönünde. Ama gerçek hiçte öyle değil. “Övgü davranışları” sadece % 6,9. “Eleştiri davranışları” % 6,6. “Bilgilendirici (Yapılandırıcı) Geri Bildirim Davranışları” % 86,5. Davranış farklılıkları Övgü davranışları öz bilgiyi artırmadığı için çok etkili değil. Eleştiri davranışları da kişinin “ben yapabilirim” duygusunu öldürüyor. Ana öz bilgiyi artıran “Bilgilendirici (Yapılandırıcı) Geri Bildirimler” hem kişiyi mükemmelliğe ulaştırıyor hem de uzmanlaşan kişinin özgüveni gelişiyor. Amaç Bilgilendirici (Yapılandırıcı) geri bildirimlerin amacı neyi nasıl yapacağını göstermektir. Wooden çok az konuşuyor. Her oyuncuya tam olarak neyi yanlış yaptığını gösteren geri bildirim veriyor (Seni değil senin davranışını eleştiriyorum), doğrusunu gösteriyor (yanlışlar anında doğrusu ile düzeltilmelidir) ve oyuncuya saatlerce pratik yaptırıyor (tam öğrenme modelinde küçük adımlar ilkesi, öğrenmede aralıklarla yapılan tekrarlar bilgiyi uzun süreli belleğe yerleştirir). Wooden yanlışı söylerken yuvarlak ifadeler kullanmıyor. Tam olarak neyin yanlış olduğunu çok iyi şekilde aktarıyor. Örneğin, “şut atışın yanlış” demiyor. “Bileğinin ve bedeninin şu pozisyonundan dolayı yanlış” diyor. Okul ve aile ortamı Okul ve aile ortamlarında öğretmeleri ve aileleri gözlemlediğim zaman çok az “bilgilendirici geri bildirim” görüyorum. Böyle bir kültürümüz yok. Aileler çocuklarını övüyorlar; ama çocuğun neyi niçin yanlış yaptığını söylemiyorlar. Ya da istenmedik davranışlarda “Ayıp, yapma” ya da “sakın bir daha bunu yapma” diyorlar; ama neyin neden yanlış olduğunu söylemiyorlar. Bir kompozisyondan iyi not alan çocuk aynı notu ikinci kompozisyonda alamıyor çünkü birincide neden yüksek not aldığını bilmiyor. Kötü not alan çocuk sürekli kötü not alıyor; çünkü nerede yanlış yaptığını ve nasıl düzeltileceğini bilmiyor. Aile ve okul ortamında öz bilgiyi artıran “Bilgilendirici (Yapılandırıcı) Geri Bildirim” kültürü yaratmadıkça çocuklarımızdan mükemmellik bekleyemeyiz. 24/03/2011 Özgür BOLAT-Hürriyet |
1573 kez okundu |
Yorumlar |
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |